21 Mart 2012 Çarşamba

Kutlu Doğum Etkinlikleri (2012)

Değerli Samanyolu Fanları sakinleri...

Allah'ın Sevgilisi, Resul-i Zişan Hazreti Muhammed Mustafa'nın (sav) mübarek doğumunun 1441. yılını kutladığımız şu günleri en güzel şekilde değerlendirebilmek adına Samanyolu Fanları ailesi olarak geleneksel "Kutlu Doğum Etkinlikleri"ni ve bu kapsamda dört kategoriden oluşan yarışmalarımızı başlatmış bulunuyoruz. Faaliyetlerle alakalı tüm duyurularımızı bu başlıkta yapacağız. 2012 yılı Kutlu Doğum faaliyetleri ile yarışmalarına aşağıdaki linklerden ulaşabilirsiniz.

Samanyolu Fanları 2011 Kutlu Doğum Faaliyetlerinin konu başlıkları aşağıdaki gibidir. Yarışmaya katılım 20 Mart 2012 - 20 Nisan 2012 tarihleri arasında olacaktır. Birden fazla alanda yarışmaya katılabilirsiniz. Sorularınız varsa sorabilirsiniz, hepinize iyi çalışmalar diliyoruz. Bu kutlu zamandan en iyi şekilde istifade edebilmek ve yoğun katılımlı bir tablo görmek dileğiyle...

-Samanyolu Fanları Yönetimi-

Samanyolu Fanları 2012 Kutlu Doğum Faaliyetleri:

Kutlu Doğum - Salavat Kampanyası (2012)

Kutlu Doğum - Şiir Yarışması (2012)

Kutlu Doğum - Deneme Yarışması (2012)

Kutlu Doğum - Afiş Yarışması (2012)

Kutlu Doğum - İmza Yarışması (2012)

25 Şubat 2012 Cumartesi


“Melek’in yaşadıklarını kaldıramazdım”Farklı Boyut setinde gerçekleştirmiş olduğumuz röportaj serisinin devamıyla karşınızdayız...


Değerli oyuncumuz Müge Hanım’a teşekkür edip selamlarını yüklendikten sonra namazımızı kılıyor ve Müjgan Hanım’ın gelmesini bekliyoruz. Bu arada dışarıda kar o kadar yoğun yağıyor ki her yer buz olmuş, yürümekte zorlanıyoruz. Artık set ekibinin neler yaşadığını varın siz düşünün. Kamera ve fotoğraf makinelerimizi kontrol edip bir bardak sıcak çay içmek ve Taner Ağabey ile muhabbet etmek üzere bir iskemle çekip oturuyoruz. Sektöre nasıl adımattığından, sektörün zorluğundan bahsediyor Taner Ağabey. Gerçekten emek isteyen ve tabir-i caiz ise gece gündüz demeden çalışarak başarıya ulaşılan bu sektör zor, çok zor… Rabbim televizyon/medya dünyasının içerisinde olan, olmak isteyen herkese yardımcı olsun. Işıkçısından makyözüne, yönetmeninden oyuncusuna kadar bin bir emekle oluşturulan bu güzel işleri muvaffak kılsın.

Çaylarımız bittikten sonra diğer bir çekim mekânı olan eve geçmek için yola düştük. Alt tarafı bir sokak yürüyecektik. Fakat o kadar zor oldu ki buz tutan yollarda yürümek… Eve geldik, o ne! Aman Allah’ım, kapı duvar! Görevlinin bir işi çıkmış, beş dakika sonra gelecekmiş. Tabii eğer orada beş dakika bekleseydik Taner Ağabey kardan adam olurdu; biz de kardan kız olurduk. Durumun böyle olduğu görünce geri döndük o karlı yollardan geçerek. Geri döndüğümüzde Müjgan Hanım’ıngeldiğini gördük ve hemen şehit ailesinin evi olarak kullanılan mekâna geçip röportaja başladık.Bu arada Samanyolu Fanları’ndan geldiğimizi öğrenen herkes set koşullarını düşünerek yorum yapılmasını istediler, bu da kulağımıza küpe olsun diyoruz.Nihayetinde Müjgan Ablamız ile selamlaşıp, biraz görüştükten sonra evin mutfağında röportajımıza başladık. Hani misafirliğe gidildiğinde evin kızları mutfakta toplanıp sohbet ederler ya, işte öyle bir muhab
bet, öyle bir röportaj oldu. Daha fazla uzatmadan çekiliyorum aradan, buyurun efendim…

Samanyolu Fanları: Öncelikle Samanyolu Fanları olarak çok teşekkür ediyoruz. Şöyle başlayalım; projeyi kabul etme aşamanız nasıldı?
Müjgan Gönül:Tek Türkiye’ den sonra birkaç proje sahibiyle görüşmüştüm. Menajerlik hizmeti veren birkaç yerle de görüşüyordum aynı zamanda. Kalmak gitmek konusunda biraz kararsızlıklarım vardı, bu süreç içerisinde yapımcım Mehmet Akyol’la bir araya geldik ve Farklı Boyut’un üzerinde konuşmaya başladık, kısa bir süre sonra projenin içindeydim.
Samanyolu Fanları: Müjgan Gönül, Melek karakterinin gördüğü rüyalar gibi rüyalar görseydi nasıl davranırdı?
Müjgan Gönül: Ben kaldıramazdım herhalde. Psikolojik olarak kötü olurdum. Dünyada böyle insanların varlığına şüphesiz inanıyorum ve onların çok özel kişiler olduğunu düşünüyorum. “Allah dağına görekar verir” derler ya, kimseye kaldıramayacağı yük yüklenmiyor işte…

Samanyolu Fanları:
Rüyalara, metafizik boyuta inanır mısınız?

Müjgan Gönül: Evet, inanırım. Epey de rüya görürüm ama yorumlama kabiliyetim hiç yok. Dizideki gibi olayların gerçekliğine diyecek bir şey yok. Çünkü bunlar yaşamda var olan olaylar. Ben de dizimiz sayesinde biraz meraklandımve madde ötesiyle ilgili kitaplar okumaya, belgeseller izlemeye başladım. Gerçekten şaşırtıcı durumlar…
Sağa Hizala



Samanyolu Fanları: Diziyi izleyip kendinizi değerlendirebiliyor musunuz?

Müjgan Gönül: Set yoğun devam ettiği için cuma günleri izleyemiyorum. Pazartesi günü tekrarına bakıyorum, onu da yapamadıysam mutlaka Küre TV’den izliyorum. Eğer evdeysem kesinlikle izlerim, kaçırmam. Farklı Boyut’u izlerken dikkat vererek izlemek gerekiyor. Çay içerken, sohbet ederken, servis yaparken kalabalıkta pek anlaşılmadığını düşünüyorum. İzlerken odaklanmak gerekiyor, sanki bir ders dinler gibi… Bölüm sonrası hem kendimle ilgili hem diziyle ilgili değerlendirmelerimi kendimce yapıyorum.

Samanyolu Fanları: Beşinci bölüme kadar dizimizin yönetmenliğini Taner Tunç yapıyordu, daha sonra Nuh Şen devraldı…


Müjgan Gönül: Evet. Kendi adıma çok büyük şanstı. Taner Hoca’yla çalışmayı zaten istiyordum, daha önce Beypazarı’nda çekilen Doğruluk Ekseni projesini ziyarete gittiğimizde, setlerine hayran kalmıştım. Yönetmenimizin Taner Hoca olduğunu öğrendiğimde, çok memnun oldum. Beş bölüm boyunca çok keyifli, saygı, sevgi ve hoşgörü çerçevesinde çalıştık… Altıncı bölüm itibarıyla Nuh Hocamız’la projemize hizmet etmeye devam ediyoruz. Nuh Hocamız’la da Tek Türkiye’nin ilk sezonu beraber çalışmıştık.Kendisinin bilgisini, birikimini hep övgüyle anlatırdım. Samanyolu Televizyonu’ndaki ilk yönetmenlik tecrübesinde benim degörev alıyor olmam benim için ayrıca bir onur.

Samanyolu Fanları: Çok üşüyen biri olduğunuzu duymuştuk?

Müjgan Gönül: Yani nasıl desem soğuk olunca üşüyorum. Şu an soğuk mesela… (Gülüşmeler) Tek Türkiye’nin set ortamı genelde çok soğuk oluyordu, gerçekten bayağı üşüyorduk. Dağda, bayırda çekim yapıyoruz ve beklerken gidebilecek bir yer olmuyordu. Yaptığımız röportajlar genelde Tek Türkiye setine denk geldiği için, beni çok üşüyen biri olarak duymanız normal.


Müjgan Gönül: Şimdi ben sorayım size, Farklı Boyut nasıl, beğeniyor musunuz? Gençler
Samanyolu'ndan nasıl projeler bekliyor? Neye ihtiyaç var sizce?

Samanyolu Fanları: Öncelikle şunu söyleyelim, Farklı Boyut gerçekten çok farklı. Yani klasik Samanyolu Televizyonu dizilerinden değil. O yüzden çok beğeniyoruz. İçinde hem gizem var hem maneviyat var. Gerçekten şu an televizyon sektöründe böyle bir proje yok. Hele hele metafizik boyuta yönelen hiçbir iş, hiçbir proje yok. Samimiyetimle söylüyorum hiçbir arkadaşım Samanyolu Televizyonu dizilerini izlemiyor. Çünkü genç kesimi cezbeden projeler yok.

Müjgan Gönül: Evet evet, gençlerimizin hem değerlerine sahip çıkan hem de günümüz şartlarını yansıtan yapımlara ihtiyacı var değil mi?

Samanyolu Fanları: Bana göre muhafazakâr kesime taze kan lazım. Yeni ve ilgi çekici projeler lazım, biz fan sitesi olarak kanalımızdan komedi dizisi istiyoruz, okul dizisi istiyoruz. Ama sürekli aynı işler çıkıyor. Tabii ki bizler de fayda güdülerek yapılan işler olsun istiyoruz ama bunu kaliteli ve birbirinin tekrarı olmayan işlerde görmek istiyoruz. Ben de bir iletişim gönüllüsü olarak bunu çok istiyorum, onun için çalışmalarıma son hız devam ediyorum. (Gülüşmeler)

Müjgan Gönül: İnşallah. Medya günümüzün en büyük silahı ve biz bu silahı toplumsal barış için, kişisel huzur için en iyi şekilde kullanmaya çalışmalıyız. Doğrularımızdan ödün vermeden ama her kesime her kitleye de hitap ederek bence. Yeni projeler, yeni fikirler üretmek lazım. Gelecek nesillerin sorumluluğu büyük, çok donanımlı bir şekilde bu sektörde yer almalarını ve dünya standartlarında işler çıkartmalarını tüm kalbimle istiyorum.


Samanyolu Fanları: Peki başka kanallarda rol almayı düşünüyor musunuz? Veya Samanyolu Televizyonu bünyesinde kalmak mı istersiniz?

Müjgan Gönül:
Şu an hâlimden çok memnunum, çok huzurluyum. Bana bir görev verildi ve onu en iyi şekilde yapabilmek için çabalıyorum. Gelecek hakkında çok fikir yürütmek istemiyorum… Her şeyin hayırlısı olsun inşallah.

Samanyolu Fanları: İnşallah, belki bir gün beraber çalışmak kısmet olur. Biz tekrar teşekkür ediyoruz, sitemize de boş vakitlerinizde bekliyoruz inşallah.

Müjgan Gönül:
Ben teşekkür ederim. Çok sıkı takip ediyorum çalışmaları, yazılanları. Hemen hemen her gün girip bakıyorum yorumlara. Fakat üye olamam çünkü hakkını veremem, gelirsem
yoğunluktan cevap veremem, sonra yanlış anlaşılır, “ben yazdım” da, “bana cevap vermedi” de gibi sitemler çıkar ortaya. Gelen hiçbir röportajı geri çevirmiyorum, böylelikle takipçilerimizle bir araya geldiğimizi düşünüyorum. Tüm üyelere selam ve sevgilerimi iletiyorum aracılığınızla…

Samanyolu Fanları: Peki efendim, selamlarınızı ileteceğiz inşallah. Sağ olun…


Şunu da eklemeden edemeyeceğim; bu sadece röportajın görünen yüzü. Eğer sizler de böyle bir güne şahit olmak istiyorsanız kapıyı açık bırakıyoruz. Asılın yorumlara, asılın… Belki bir ferman çıkar değerli padişahımız Ahmet Faruk’tan ve sete bir misafir daha götürürüz, kim bilir…

Melek karakterinin sahnesi gelir, Müjgan ablamız çekime çağırılır. On altıncı bölümün yetiştirilmesi gerekiyor, değil mi? Kendisiyle tatlı tatlı ilerleyen sohbetimizi burada bitirip, hep beraberçekim alanına gidiyoruz. Haydi, sizi de bekliyoruz…

Çekim alanına adım atar atmaz görüntü yönetmenimizle selamlaştık; değerli İlyas Yavuz Ağabeyimizle yani. Kendisini Sırlar Dünyası’nın jübile bölümünden, Kollama’dan ve Güz Gülleri’n
den tanıyorduk, hâlimizi hatırımızı sordu sağ olsun. Ve hemen sorular yöneltildi bize. “Neden yorumlar bu kadar az?”, “Neden acımasız yorumlar yapıyorsunuz?” Tabii kendimizi savunduk ama biz de memnun değildik yorumların az olmasından. Bunlar set ekibinden birer mesajdır değerli üyeler, dikkate alalım, unutmayalım…

Yönetmenimiz değerli Nuh Şen ve ekipte görev alan diğer ağabeylerimiz sitemizi takip ettiklerini, yorumları okuduklarını söylediler. Nekibu’nun eleştirel yorumlarının sebebini sordular, kendisi cevap verdi. Ve yine aynı noktaya ulaştık. “O nedir?” diye sorduğunuzu duyar gibiyim. Tahminleri de işitiyorum sanırım. Biri yoğun set koşulları mı dedi yoksa ben mi öyle anladım… Evet, evet kesinlikle ulaştığımız nokta ağır ve yoğun set koşulları oldu.
Çekimler bitti ve set taşınmaya başladı. Biz de dizimizin son anda gelen yapımcısı Mehmet Akyol Ağabey ile görüştük. Onunla da ayaküstü bir röportaj yaptık. Yaptığımız bu görüşmenin detaylarını da sitemizde kısa bir süre sonra sizlerle paylaşacağız, Samanyolu Fanları’nı takip edin.

Evet, bir set ziyaretinin, güzel ve dopdolu geçen bir günün daha sonuna geldik. Tüm set ekibine bir kez daha teşekkür edip, kolaylıklar diledikten sonra ulaştırmadan sorumlu ağabey bizi gideceğimiz yere bıraktı, sağ olsunlar. Bundan sonrası artık biz Samanyolu Fanları’na kalıyor; dizimizi sıkı sıkıya takip etmek… İyi seyirler, keyifli yorumlar diliyoruz efendim.


Farklı dizimiz Farklı Boyut'un senaristi Erhan Turhan ile gerçekleştirdiğimiz röportaj da yakında yine http://www.samanyolufanlari.com/index.php adresinde olacak...

8 Şubat 2012 Çarşamba

Mehmet Akyol ile 'Farklı' Bir Röportaj

“Hayatın gayesi metafiziğe dayanıyor.”

Değerli Samanyolu Fanları, farklı dizimiz Farklı Boyut'un yapımcılığını üstlenen Mehmet Akyol Ağabeyimiz İle 'Farklı Boyut Set Röportajı' dahilinde samimi bir görüşme gerçekleştirdik. Biliyorum set röportajı için sabırsızlanıyorsunuz. Ama dişinizi biraz daha sıkın. Merakınızın tavan yaptığını görmek istiyorum dersem umarım bana kızmazsınız. : ) Çok yakında Farklı Boyut röportajlarımız bölüm bölüm sizlerle olacak. Takipte kalın diyor ve sizleri değerli yapımcımız Mehmet Akyol ile tanıştırıyorum. Buyurun...

Samanyolu Fanları: Öncelikle sizi tanısak; Mehmet Akyol kimdir?

Mehmet Akyol: 1978 Manisa doğumluyum. Ege Üniversitesi İletişim Fakültesi Radyo-TV-Sinema bölümünden mezun olduktan sonra, malum erkekler için önemli bir kavşak olan askerliği yedek subay olarak yaptım. Daha sonra Samanyolu Televizyonu drama biriminde çalışmaya başladım. Başlayış o başlayış…

Samanyolu Fanları: Televizyon dünyasına adım atmak nereden aklınıza geldi?

Mehmet Akyol: Aslında biz üniversite hazırlık kurslarına gittiğimiz yıllarda birkaç arkadaş birbirimizle soru çözerken televizyon spikerlerini taklit ederek birbirimizle alay ederdik. Etüt salonlarında ders çalışmalarımızı, o anki streslerimizi kafamızda ‘filmik’ olarak canlandırıp, birbirimize espri yapardık. Tercih dönemi geldiğinde bir de baktık ki hepimiz iletişim fakültesini tercihler arasında üstlere yerleştirmişiz. Yani o gün bu fakülteyle neler yapabileceğimizi açıkçası çok bilmiyorduk, ama ‘Ya Allah’ deyip girdik bu dünyanın içine.

Samanyolu Fanları: Yaptığınız işin güçlüklerinden bahsetmek gerekirse neler söylemek istersiniz?

Mehmet Akyol: Hımm… Bu soruyu tam anlamıyla cevaplamaya kalksam herhalde bir kitap çıkar buradan. Şu kadarını söyleyeyim, her hafta milyonlarca insana kaliteli, seviyeli, dolu dolu bir iş sunmak zorundasınız; hele ki bunun mesuliyetinin olduğunu da düşünün. Eh, artık işin zorluğunu varın siz düşünün. Ne kar, ne kış; ne gece, ne gündüz tanırsınız herhalde.

Samanyolu Fanları: Bir projenin hayata geçiş aşamasını özetleyerek anlatır mısınız?

Mehmet Akyol: En başta ben bu projeyi ne için yapıyorum sorusunun cevabını netleştirmek lazım. Sonrasında bu işin hikâye anlatım biçimi ne olacak, karakterlendirmesi, mekân seçimi, doğru ‘cast’ çalışması, müziği, çekim ekibi kurulması gibi bir dünya iş… Ancak en zoru da işin ‘konsept’ çatısının oluşum aşaması olsa gerek. Yani hikâyesi, anlatım biçimi, formatı ve bunun başarıyla yazıya dökülmesi…

Samanyolu Fanları: Birçok işin yapımcılığında görev aldınız. Bunlar arasında Kader Çizgisi, Ve İnsan Aldandı, Farklı Boyut gibi fantastik taraflarının güçlü olması gereken yapımlar da var. Bu gizemli ve sırlı olayları izleyiciye anlatmak bir yapımcı açısından ne kadar zor? Vermek istediğiniz mesajı ne derece iletebiliyorsunuz yahut iletebildiğinize inanıyor musunuz?

Mehmet Akyol: Öncelikle şurayı bir düzeltelim. Benim yapımcı olarak ilk işim Farklı Boyut, daha önceleri değerli büyüğüm, ağabeyim Mustafa Kartal’ın yanında, yapım sorumlusu idim. Sorunun diğer kısmına gelince, fantastik ögeleri içinde barındıran diziler aslında daha zevkli, renkli olmasına rağmen, genel seyirci profili açısından biraz aykırı işler bunlar. Çünkü meseleyi getirip bir aşk çıkmazına veya dozajı yüksek şiddete dayayamazsınız.Türkiye fantastik dizilere, metafizik boyutlu projelere yeni yeni ısınıyor, bugün bunun zorluğunu biz çekiyoruz ancak gelecekte bu alanda daha net başarılar alınacaktır. Bu başarı bugün de mümkündür aslında. Belki de biz yeterince verimli yansıtamıyoruz. Bir de seyircide genel bir kanaat var. Daha önce hit olmuş olan bizim Sırlar Dünyası vardı. Şimdi yapılan her metafizik işi Sırlar Dünyası zannedip izlemeyenler veya tekrar olduğunu düşünenler var. Bu da maalesef genel bir yanlış algı. İşte bundan dolayı bu tarz işlerimizin beğenilirliği yüksek olmasına rağmen, izlenirliği düşük kalıyor.

Samanyolu Fanları: Mehmet Akyol’dan komedi veya mahalle dizisi izleyebilecek miyiz?

Mehmet Akyol: Neden olmasın… Her şey mümkündür.

Samanyolu Fanları: Projelerinizde takip ettiğiniz ve “Şunları aşmam” dediğiniz kurallarınız var mı? Var olmalı mı? Yoksa her yapımcı her işi ayırt etmeden yapmalı mı?

Mehmet Akyol: Başta da belirttiğim gibi bu iş hem ticari, hem ahlaki, hem de faydalı olmak zorunda; yani böyle olmalı aslında. Kural da kalıp da budur bence.

Samanyolu Fanları: Peki, “işte bu tam benim yapmak istediğim bir yapım” dediğiniz yerli yahut yabancı diziler var mı?

Mehmet Akyol: Öyle değil de, bazı kitapları okuyup biz bunun dizisini yapsak ne bomba olur aslında dediğim oluyor.

Samanyolu Fanları: Şu an hayata geçirilmiş olan ve devam eden Farklı Boyut dizisinin oluşma aşaması ne derece zor idi? Dizinin seyri hayal ettiğiniz gibi mi?

Mehmet Akyol: Farklı Boyut özü itibariyle Melek karakterinin imanî yolculuğunu anlatıyor. Melek taklidî imandan tahkikî imana doğru bir yolculuk yapıyor. Zaten siz de görüyorsunuz, Melek her geçen bölüm dinî hayatında biraz daha dikkatli, hassas olmaya doğru gidiyor. İşte burada onun yardımcısı Davud Amca, karşısında da bunu o yoldan geri çevirmeye çalışan insî şeytan gibi Hançer var. Aslında bir düşünelim. Hayatımızda metafizik unsurların lezzetini bir düşünelim. Sevgi, merhamet, duygunun her türü, ruh, iman, inanç, dua, melekler, şehitler, ümit… Çoğaltmak mümkün. Ne kadar lezzet alıyoruz bu unsurlardan değil mi? Aslında hayatın gayesi, varlığın aslı da metafiziğe dayanıyor. Buradan bakıldığında bunlar Farklı Boyut’ta var. Bir denklem yapacak olsak, Farklı Boyut’un günün birincisi olması lazım. Ancak seyircinin kabahati yok, demek ki biz bu lezzetleri kıvamında ve yeterince seyirciye verememişiz. İzleyeni müptela olan, “Yahu bu dizide bir tılsım var; tatlı, hoş…” diyen birçok seyirci var. Çok da dua eden var iyi ki böyle bir dizi var diye. İnanıyorum ki bu kitle hızla artacaktır. Çünkü insanlığın bu lezzetlere ihtiyacı var. E haliyle bu lezzetleri ekrana yansıtacak kadroyu ve yapıyı oluşturmak hiç de kolay olmadı.

Samanyolu Fanları: Son iki sezonda özellikle Samanyolu Televizyonu’nda dizi konusunda bazı sıkıntılar göze çarpıyor. Bazı diziler bir sezonu dahi bitiremiyor. Bunun sebepleri neler olabilir?

Mehmet Akyol: Tabii bunun en bariz sebebi Türkiye’nin artık dizi çöplüğüne dönmüş olması. Her yıl yüzlerce dizi, binlerce hikâye tüketiliyor. Bundan biz de nasibimizi alıyoruz tabii ki. Toplumu günümüze göre, sosyoekonomik, psikolojik yönleriyle doğru okuyup ihtiyaca göre dizi yapmak gerekiyor. Yoksa dizilerin ömrü bitmedi. Dizilere talep devam edecektir. Bu, biraz da frekans meselesi… Samanyolu TV’deki her dizi emin olunuz, çok zor çıkıyor, üzerinde ciddi olarak kafa yoruluyor, birçok aşamadan geçip yayına veriliyor, tam bir doğum sancısı çekiliyor adeta. Her projeye baştan güveniliyor ancak bazen hissettiğimizi ya ekrana yansıtamıyoruz ya da seyirciyle frekansı tutturamıyoruz.

Samanyolu Fanları: Gelecekte televizyon dünyasında olabilecek gelişmeleri nasıl bekliyorsunuz, ne gibi değişimler öngörüyorsunuz?

Mehmet Akyol: Rekabet giderek artacak, ben gelecekte daha seviyeli yayıncılığın çok prim yapacağına inanıyorum. Ayrıca tematik kanal anlayışının iyice yaygınlaşacağını düşünüyorum.

Samanyolu Fanları: Yeni gelen nesilde televizyon veya sinema dünyasına meraklı insanlara bu dünyayı tavsiye ediyor musunuz?

Mehmet Akyol: Delicesine çılgınca seviyor ve istiyorlarsa tabii ki evet. Yoksa bu dünya, bir hevesle girilecek dünya değil. Ama giren de kolay kolay çıkamaz söyleyeyim. Bu sektör virüs gibidir. Bulaşır, kurtulamazsınız…

Samanyolu Fanları: http://www.samanyolufanlari.com sitemizi takip ediyor ve yorumlarımızı dikkate alıyor musunuz?

Mehmet Akyol: Siteyi sosyal bir platform olarak ilgiyle takip ediyorum. Hemen her konuya, her diziye gelen yorumlara bakmaya gayret ediyorum. Çok değerli çok güzel fikirler ortaya atılabiliyor, bazen bundan dolayı çok keyif aldığımı söylemeliyim. Yolunuz açık olsun.

Samanyolu Fanları: Son olarak bizlere neler söylemek istersiniz?

Mehmet Akyol: Estağfirullah. Dualarınıza, manevi himmetlerinize çok ihtiyacımız var. Bunu bizden esirgemeyin. Tüm arkadaşlarıma ekibim adına selamlarımı, sevgilerimi sunarım.

2 Şubat 2012 Perşembe

Farklı Boyut Röportajımız Çok Yakında Sizlerle




Güzel bir İstanbul gününde röportaj yapmak için yollara düşmek gibisi yoktur herhalde. Ama karlı bir gün olunca daha güzel oluyormuş hani. İliklerimize kadar üşüdük biraz, sonra farklı dizimiz Farklı Boyut ekibi ile sıcacık set arabasına binip röportaj mekanına geçtik.




Varlığın ötesine yolculuğu gizem ve maneviyatla süsleyerek anlatan dizimiz 'Farklı Boyut'un oyuncusundan yönetmenine, yapımcısından ışıksına tüm ekibiyle gerçekleştirdiğimiz röportaj, çok yakında fotoğraf ve video kayıt sürprizleriyle Samanyolu Fanları'nda sizlerle olacak.

Melek karakteri ile Müjgan Gönül, Melike karakteri ile Müge Uyar ve sempatik kötü karakter Hançer ile Serkan Kunter siz Samanyolu Fanları için konuştu. Sürprizlerle dolu röportajımızın devamı ve merak ettiğiniz soruların cevabı için için bizi, http://www.samanyolufanlari.com adresini takip edin. SamanyoluFanları farkıyla "Farklı Boyut" Röportajı, çok yakında sizlerle...




29 Ocak 2012 Pazar

Geleneksel Samanyolu Fanları Yarışmaları

Değerli Samanyolu Fanları;

Site yönetimi olarak siz üyelerimiz için toplam beş kategoride katılabileceğiniz bir yarışma zinciri başlattık. Kendi hünerlerinizi ortaya koyabileceğiniz, 'ben de varım' diyebileceğiniz ve eserlerinizi sergileme imkânı bulacağınız bu yarışmalara katılma fırsatı sizleri bekliyor. Yarışmaların neticesinde site yönetimimiz tarafından her kategoride ilk üç dereceye giren üyelerimize ödülleri teslim edilecektir.

Resim

Hikâye, şiir, avatar, imza ve video kategorilerindeki yarışma başlıklarımıza ulaşmak ve ayrıntılı bilgi edinmek için:

Samanyolu Fanları - Hikâye Yarışması

Samanyolu Fanları - Şiir Yarışması

Samanyolu Fanları - Avatar Yarışması

Samanyolu Fanları - İmza Yarışması

Samanyolu Fanları - Video Yarışması



Tüm üyelerimizin çekinmeden istedikleri kategorilerde yarışmalara katılımlarını bekliyor ve başarılar diliyoruz.



18 Kasım 2011 Cuma

Ana Yüreği 9. Bölüm İzle

Ana Yüreği Tüm Bölümleri Anında İzle


Ana Yüreği - 9. Bölüm

Esma, elinde silah olmasını fırsat bilerek Mefkure’ye ateş eder fakat silahın içi boş çıkar. Çıkan karmaşada Nermin, bir korumanın silahını kaparak içlerinden birini vurur. Mefkure ile Ayvaz’ın şikayetçi olması sonrasında Esma kızının suçunu üstlenip hapse girer. Nadir’in belalı borçluları kapıya dayanmaya başlar. Laftan anlamayan bu insanlar, biraz daha süre istemeye giden Nevzat’ı evire çevire döverler. Diğer yandan Hüsna, bu acılara dayanamaz ve Ayvaz’ın evine giderek ona, Zehra’ya karşılık kendisini almasını söyler.